Merdiven altı estetik uygulamaları artıyor. Rezidans, güzellik merkezi gibi mekânlarda hekim olmayan kişilerin estetik işlemler yaptığını söyleyen doktorlar “Hem merdiven altı hem abartı uygulamalarla mücadele şart” dedi.
Sibel BAHÇETEPE
Estetik çılgınlığının yaşandığı günümüzde merdiven altı estetik uygulamaları çığ gibi büyüyor. Lüks rezidanslarda, şaşalı merkezlerde, güzellik salonlarında Sağlık Bakanlığı onaysız merkezler açıldığını belirten hekimler “Kaçak ve denetlenmeyen merkezlerde kullanılan malzemeler de çalışanların kim olduğu da belirsiz. İnsanların sağlığı riske atılıyor. Estetik tüm işlemler yalnızca klinik, hastane ve muayenehane ortamında bu alanda uzman hekim tarafından yapılmalı” dedi.
HALK SAĞLIĞI SORUNU
Merdiven altı estetik uygulaması artık sadece izbe ve kuytu yerlerde değil, şık ve şaşalı estetik ve güzellik merkezleri, kuaförler de bile yapılıyor. İstanbul, Ankara, İzmir gibi kentlerin lüks semtlerinde hizmet veren merkezlerde bile yapılan merdiven altı estetik uygulamalarına karşı mücadele edilmesi önemli. Merdiven altı estetik uygulamalara karşı topyekün mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Medikal Estetik Derneği Başkanı ve medikal estetik uzmanı Dr. Yasemin Savaş, “Hekim olarak bizim önceliğimiz hasta güvenliğidir. 2024 için belirlediğimiz bazı hedefler var. Bunlardan biri medikal estetikte merdiven altıyla mücadele” diye konuştu. Hekimlik mesleğinde önceliğin “hasta güvenliği” olduğunu vurgulayan Savaş, merdiven altı ile beraber daha da yaygınlaşan abartılı estetik uygulamalarının da önünü kesmek zorunda olduklarının kaydetti. Savaş şöyle devam etti:
“Abartılı uygulamaları bir an önce durdurmak zorundayız. Abartılı işlemler, doğallıktan uzaklaşma bir müddet sonra halk sağlığı sorununa dönüşecek ve kontrolden çıkacak. Bunu hastalarımıza doğru anlatmalıyız. Dünyada da trend de bu yönde. Elinde bir fotoğrafla ‘Bana bu dudaktan yapın’ diyen hasta sayımız da azalmalı, azalıyor da.”
SAĞLIK TURİZMİNİ DE OLUMSUZ ETKİLİYOR
Kaçak, sahte ürün, cihaz ve tıbbı medikal malzemelere de dikkat çeken dernek genel sekreteri Dr. Bora Özcan ise bu durumun sağlık turizmini de olumsuz etkileyebileceğini söyledi. Avrupa, Amerika ve Arap ülkelerinden çok sayıda hastanın Türkiye’ye estetik amacıyla geldiğini anımsatan Özcan “Buradaki pasta payının en büyük kısmı saç ekimine ait. Ayrıca botoks, dolgu, karın germe, meme implantı gibi işlemler için de çok sayıda hasta yurtdışından geliyor” dedi. Özcan “Hastalar bir şekilde merdiven altına yöneldiklerinde kötü sonuçlar oluşuyor. Bu da sağlık turizmi reklamı açısından sıkıntılı bir süreç. Halkın bilinçlenmesi çok önemli. Merdivenaltı sadece yetkisi olmayanın kişinin bu işlemi yapması değil kaçak ürünün kullanılması da merdiven altıdır” diye konuştu. Derneğin merdiven altı şikâyet hattına çok sayıda başvuru yapıldığını anlatan Özcan, özetle şunları söyledi: “Artık dosya hazırlamaktan bıktık. Sosyal medyadan bile dolgu, botoks satılıyor. Ucuza botoks, dolgu gibi işlemler yapılıyorsa kişi bu botoksun nasıl ve nereden geldiğini sorgulanması lazım.”
